Nihat Büyükbaş ile 5N1K Röportaj

Yasemen ÇALIŞKAN Nihat Büyükbaş ile 5N1K Röportaj

Nihat Büyükbaş ile 5N1K Röportaj

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI YURT DIŞI TEŞKİLATI
BAKÜ BÜYÜKELÇİLİĞİ EĞİTİM MÜŞAVİRİ

1. Nihat Büyükbaş KİMDİR?


1961 Elazığ’da doğdu. Haftasar ilkokulu, Sivrice Ortaokulu ve Elazığ Endüstri Meslek Lisesini bitirdim. Gazi Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesini Sınıf Öğretmenliğini bitirerek mesleğe 5 yıl İlkokul öğretmenliği yaparak başladı.  Öğretmenliği sırasında İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi-Eğitim Yöneticiliği ve Deneticiliği bölümünü 1992 yılında bitirdi. 1993 yılında Eğitim Müfettişi olarak atandı.

Müfettişliği süresince Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü-Eğitim Bilimleri Bölümünde “Özel Dershanelerin Türk Eğitim Sistemindeki Yeri ve Denetimi” konulu teziyle Yüksek Lisansımı tamamladı. Aynı üniversitede iki dönem “Eğitim Yönetimi” derslerine öğretim görevlisi olarak girdi. Eğitim Yönetimi, Öğrenme Yöntemleri, Toplam Kalite Yönetimi, Eğitimde Kalite konulu çok sayıda kurs, seminer ve hizmet-içi eğitimler aldı.

“Toplam Kalite Yönetimi” il formatörlüğü yaptı. Görev yaptığı illerde tüm eğitim çalışanlarına ve diğer kamu çalışanlarına “etkili yönetim, etkili liderlik, öğrenme yöntemleri, mesleki etik, kaliteli eğitim” vb. konularda, kurs, hizmet-içi eğitim ve seminerler verdi.

Öğretmenlerin hizmet-içi eğitimlerinde aktif görev aldı. Akademik birikim ve deneyimlerimi yazarak, çeşitli kurs, seminer, sempozyum ve panel gibi etkinliklere konuşmacı ve yönetici olarak katılarak muhatapları ile paylaştı. “Eğitimde Toplam Kalite Yönetimi” adlı bir kitabı, ulusal dergi ve gazetelerde yayımlanmış çok sayıda eğitim konulu makaleleri yayımlandı.

2003 yılında atandığı Elazığ İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevini 2012 Şubat ayına kadar sürdürdü. İl Müdürlüğü süresince, ilinin eğitim göstergelerinin ülke ortalamasının üzerine çıkarılmasında etkili liderlik yaptı. İl Milli Eğitim Müdürlüğü döneminde “Elâzığ Eğitim Tarihini” ülke arşivlerini araştırılarak kitap haline getirilmesini sağladı. “Elazığ Okuyor” adlı okuma alışkanlığını yaygınlaştırma projesini iki yıl yürüterek, ülke geneline yayılmasında aktif görev aldı. Aynı dönemde il genelinde değerler eğitimi kapsamında “İyilik Projesi” yürüterek, Fırat Üniversitesi işbirliği ile yaklaşık 100 bilim adamının katıldığı “İyilik Sempozyumu” düzenleyerek sunulan bildirileri kitap haline getirilmesine vesile oldu. Avrupa Birliği ülkeleri ve Azerbaycan’da çeşitli projeler kapsamında çalışma gezilerine katıldı.

İkinci Üniversite olarak Fırat Üniversitesi Eğitim Programları ve Öğretim alanında "Özel Dershanelerin Türk Eğitim Sistemindeki Yeri" konulu tezim ile Yüksek Lisans mezuniyeti sonrası 9 yıl Elazığ İl Milli Eğitim Müdürlüğü görevi sonrasında, Milli Eğitim Bakanlığı Müşavirliğine atandı.

 
9 yıl İl Milli Eğitim Müdürlüğü yaptım.  2013 yılında Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Başkan Yardımcılığına atandı. "Türklerde Tarih öğretimi" konulu tezi ile Bakü Bilimler Akademisi Tarih Enstitüsünde Doktorasını tamamladı. Uygulama deneyimleri ile akademik çalışmalarını sentezleyerek hazırladı. 2019 yılı itibariyle Türkiye Bakü MEB Ateşi görevine getirildi.
 
2. Niçin Kamuda çalışmayı tercih ettiniz?
 
Sosyal çevrem hayatta tutunmanın yegâne yolunun kamu olduğunu bilinciyle bizleri yetiştirdi. Memurluğu özendiren klasik eğitim sitemimizin tipik bir ürünüyüm aslında. 1907 yılında dedem Harput Amerikan Kolejinin organizasyonu ile Amerika’ya gidip 7 yıl işçi olarak çalıştıktan sonra 1914 yılında dünya savaşı nedeniyle ülkesine geri dönmüş, İstiklal Savaşına katılmış. Amerika’da İngiliz ve Arnavut arkadaşlarından Arapça öğrenip kurtuluş savaşı sonrası köyünde Arapça din eğitimi veriyor. Babam Latin harfleri ile okuma yazmayı, Alman aklı ve teknolojisiyle işletilen bakır madeni işletmesinde teknisyen olarak çalıştığı fabrikada öğrenme imkânı bulan bir babanın, öğrenme merak kültürünü bıraktığı bir aile ikliminde geçti çocukluğum.

Öte yanda kadın eğitiminin olmadığı, kadınların ilkokula dahi gönderilmesinin sakıncalı olduğu, ablasının öğrenme hevesine karşılık, cehaletten genç yaşta kaybetmiş bir çevreden, İl Milli Eğitim Müdürlüğü döneminde kız çocuklarının tümünü okullaştıracak kampanyalara imza atan bir kamu çalışanıydım. 
Girdiğim bütün yazılı sınavları kazanıp, mülakatları “torpilsizlikten” büyük oranda kaybettim. Kamuda liyakat ve kariyer mücadelesi verdim. İkinci üniversite sonrası MEB müfettişi olarak atanıp “Özel Dershaneler” üzerine çalışırken, Türk Eğitim sisteminin okul dışı kurs, dershane üreten dünyanın en pahalı geçiş sistemini iyileştirilmesine katkı sağlamayı misyon edindim. 
 
Türk Eğitim Sisteminin değişim ve gelişiminin önünde devasa bir engel olarak duran kademeler arası geçiş sistemi ve sınavların ürünü özel dershaneler ile ilgili yüksek lisans tezi, bilimsel dergi ve gazetelerde makaleler yayımlayarak, en son çalıştığım kurumda uluslararası bir kongre ve bir sempozyum olmak üzere iki büyük bilimsel etkinlikle özel dershanelerin kapatılmasında, İlköğretimden Orta öğretime geçişte TEOG gibi özel dershane gerektirmeyen bir sınav sistemine geçişte ve ÖSYM’nin tek tip, tek merkezden ezber bilgiyi ölçen test sınavları yerine yeni arayışlara yönelmesine kısmen katkı sağladım. 
 
Denetçi, eğitim bürokratı ve akademik birikimin verdiği özgüvenle yazdım, yayımladım, iletişim araçları ve resmi toplantılarda savunduklarım ile karar vericiler üzerinde kısmi pay sahibi olduğumu düşünüyorum.
 
3. Hayatınızda ki Dönüm Noktalarınız NE ZAMAN?
 
Birincisi; Köy öğretmenliği yaparken yeniden üniversite okuma kararım, Eğitim Müfettişliği yaparken Yüksek Lisans ve tez konusu seçme tercihim, Toplam Kalite Yönetimi il formatörlüğünü kabul etmek

İkincisi; 30 yıllık MEB kademelerinde çalışma deneyimimi ve özlük haklarımı bırakarak Atatürk Araştırma Merkezi’ne geçme kararı almak.

Üçüncüsü; Türk Dünyasını anlama adına 50 yaşından sonra doktora yapma kararı almak.
 
4. Kendinizi 3 kelime ile NASIL anlatır sınız?
 
Öğrenmeyi öğrenme, Yoğunlaşma, Çözüm odaklı olarak tanımlayabilirim.
 
5. Kendinizi gelecekte NEREDE Görüyorsunuz?
 
Yeryüzünde bağımsız, özerk veya çeşitli devletlerin egemenliğinde yaşayan Türklerin, eğitim kurumlarında yararlanabileceği Ortak bir Türk Tarihi yazılmasına öncülük ederek, kendi öz tarihlerini etkili eğitim faaliyetleri ile yeni nesillere öğretmesine ve Türklerde ortak tarih şuuru oluşmasına kaynaklık etmek. Dünya çapında etkili insanların yetişmesine kaynaklık edecek, yerli bir eğitim sistemine geçiş sürecine bilimsel bilgi desteği sağlamayı hedefliyorum.
 
6. Kariyer Yolunda Gençlere NE Önerirsiniz?
 
Çağımızda yeni bir beceri, yeni bir meslek veya etkili insan olmak için başarının kaynağı dünyaca ünlü pahalı eğitim kurumlarında geçmiyor artık. Günümüzde her türlü öğrenme kaynağı her yerde ve herkesçe ulaşılabilir. Okuma ve öğrenme alışkanlığı, biraz merak, biraz hırs ve uzakgörüşlülük yetisi herkesi hedefine ulaştırabilir.
 
Yetenek ile başarı hedefi arasındaki mesafeyi, öğrenme becerisi ile kapatma uğraşı vermelerini, başarı merdivenlerini kişisel ilişkilere (kendini bir gruba, politik ilişkilere, cemaatlere, tarikatlara ve insanlara ilişkilendirerek) değil, çağımızda ki öğrenme imkânlarının zenginliğinden yararlanarak, öğrenerek ve merak duygusunu hep etkin kullanarak kapatmalarını öneririm.

Röportaj: Yasemen Çalışkan